İzleyiciler

23 Ağustos 2011 Salı

Belki birgün çok özlerim diye çektiğim fotoğraflarım... Tam da şu anda çok özledim...

21 buçuk yaşındayım. Bu da 257 aya tekabül ediyor. Ben 5 ay yurtdışında yaşadım. Bu 5 ay 257 aydan daha baskın gelmiş durumda.
Yalnızdım. Tek bir insan bile yoktu tanıdığım. Tabi her şey sadece giderken böyleydi. 5 ay sonunda yüzlerce insan tanıdım. Farklı dinden, farklı dinden. İspanyolca küfür etmeyi öğrendim. Macarca'da da şapka kelimesinin Türkçe'yle aynı telafuzda aynı yazılışta aynı anlamda olduğunu öğrendim. Tortillayı İspanyolların tabağından yedim. Sangria içtim ilk defa. Bacardi-kola'yı çok sevdim. Patates ve makarnadan başka bir şey yemedim ama hiç şikayet etmedim. Gece saat 12de havanın karardığını gördüm. Yedeğine başkasının sahip olmadığı bi anahtara sahip oldum. Otobüslere kaçak bindim. Vizem olmadan başka ülkelere girdim dizlerim titreye titreye:) Amsterdam'a da gittim. Esrar şehrine. I amsterdam'ın önünde yüzlerce poz resim çektirdim. Gittiğim her şehirde kanal turu yaptım. Beş kuruşsuz kalıp Tr hesabımı dakika başı gidip yokladım da. Paramın bol olduğu günlerde gittim mis gibi Türk dönercilerinin birinde dürümümü yedim. 4 saat boyunca ikea aramıştım bi kere de yürüye yürüye:) Bara gittim, diskoya gittim. Çok da eğlendim. Bisiklet arkalarında yarı sarhoş filan bile gezdim. Odamın kapısını çalan birileri oldu mutlaka her gün. ''Let's go to the party'' diyen Christina'm vardı:) Portekizlilerin İspanyollarla anlaşabildikleri dilin, Azerilerle Türklerin arasındaki gibi olduğunu farkettim. Ha bu iki ülkeye mensup şahsiyetlerin süper derecede eğlenceli, enerjik olduklarını ve hızlı konuştuklarını biliyorum artık. Eiffel'in önünde resim çektirdim. Şanzelize'de kendimi süper özgür hissettim. Ama asla kendimi kaybetmedim. 

Kısacası ben o günleri deli gibi özledim. 257 ayda yaşamadığım şeyi 5 ayda yaşadım. Çok mutluyum. İyi ki yapmışım dediğim tek şeydir belki de bu. Sabiha Gökçen'den uçağa binerkenki halim, Sabiha Gökçen'de uçaktan indiğim halimden çok farklıyıdı.(ruhen) 

Anımsadıkça bile o kadar mutlu oluyorum ki...




 Hep güneş gizlendi, hep çok soğuktu, ama hiç içim üşümedi...












 Güzel ükleye(ikinci ülkeme) veda ederken... Canımın çok yandığı dakikalar...

Güzel bi rüyaydı... Bir sene önce uyandım ama hala etkisinden kurtulamadım. 
Acı bi mutluluk yaşıyorum şu anda...
Tekrar gitmek istiyorum...
Hayır hayır tekrar gitmek değil, AYNI İNSANLARLA tekrar orda olmak istiyorum...
İmkansızı istiyorum evet :(

26 yorum:

mavidunyam dedi ki...

ahh ne güzel yerler oralar =) bende gitmek istiyorummmmmmm =) erasmus felanmıydı ?

justuntitled dedi ki...

Evet Erasmus...du:(
Mutlaka git! Mutlaka mutlaka mutlaka diyorum:)

mavidunyam dedi ki...

İnşallah İnşallahhh =)

yerdenuzak dedi ki...

Gitmek istedim!

Adsız dedi ki...

ah nasıl anlıyorum seniii, kardeşimde önümüzdeki ay gidiyor erasmusla ona okutacağım senin bu post unu :) bu kadar istiyorsan emin ol gidersin :)

justuntitled dedi ki...

gitsem bile bu kadar güzel olacağını sanmıyorum:) kardeşin mümkünse tam yıl yapsın erasmusunu, daha fazla acı çeker her şey bitince ama anıları kat be kat katlanır:) okutursan sevinirim:)) hangi ülkeye gidiyo?:)

justuntitled dedi ki...

yerdenuzak, üniversitede insanın başına gelebilecek en güzel şey, olmadı kısa da olsa staj için gidilmeli, ama yapılmalı... Bi kaç ay buralarda yaşanmalı:)

parfoj dedi ki...

ben de 1 yil gittim afs/yes programiyla...hislerini o kadar iyi anliyorum ki.elimde olsa da geri alabilsem zamani diyor insan...giderken 1 damla gozyasi dokmeyen ben, donus icin bavullarimi basladigim andan itibaren istanbula gelene kadar agladim...

parfoj dedi ki...

bavullarimi toplamaya basladigim*

justuntitled dedi ki...

1 yıl kalsam tam anlamıyla kafayı yerdim ben heralde:( 5 ayda o kadar adapte oldum ki o şehre, o ülkeye.
Bu arada sen hangi ülkedeydin? :(

parfoj dedi ki...

Amerika Wisconsin daydim. 1 yil yasadiktan sonra sanki hep orda dogmusum da turkiyeye ziyarete geliyormusum gibi hissettim donerken...5 ay sonunda da oyle olurdu herhalde ama...evin gibi benimsedikten sonra bi=r yeri, ayrilmak cok koyuyo

justuntitled dedi ki...

Ooff off aynı duyguları paylaştığım bi insanı görmek de hoşuma gitti:(
Evin,yuvan orası. Türkiye'de filan doğmadın, 20senedir ordasın gibi kopamıyosun. Hele arkadaşlar...Birer birer giderken onların arkasından bakmak çok acıydı, bi daha göremiceni bilmek:'(
Benden sonra gidenleri deli gibi kıskandım, facebookta resimlerini görüp görüp ağladım:( :(

parfoj dedi ki...

ben orda liseye gittim ve nisan gibi andac siparisi vermistik. turkiyeye dondukten sonra ulasti elime andacim ve oturdum butun gun agladim resimlere baktikca. once insan ne guzel farkli bi yer her yer yeni diyor ama alistikca sanki her yer bir tanidik geliyor kendini oraya ait hissediyorsun...ben amerikaya giderken 16 yasindaydim ve bir aile yaninda kaldim (her ne kadar hic anlasamasam da) ama ayni evde kalan arap bir degisim ogrencisi de vardi ve resmen 16 yasinda kardesim oldu. 800 kisilik koy bile olamayacak kadar kucuk 1 yerde 1 yil..ahh bir de keske daha farkli seyler yapabilmis olsaydim diye icim icimi yiyor ama gecmis olsun, artik hevesimi erasmusa sakliyorum.

justuntitled dedi ki...

Erasmus hakkını ne yap et kullan senin gibi 16sında 1 seneyi Amerikada geçirmiş birinden daha fazla hakeden olcanı düşünmüyorum her üniversitede(dil açısından). Zaten Erasmus paraya da bakmıyo. Tamamen dile ve özgüvene bağlı. Aynı şansa sahip olsam yırtardım kendimi Erasmus için emin ol:( Amerika deneyimin de çok farklıymş senin, daha önce böyle bi program duymamıştım. Ama 16 yaşındaymışsın. Çocuk sayılırsın bi nevi:) Şimdi kaçtasın bilmiyorum ama 20 21 filandırsın diye düşünüyorum. Hem Avrupa bambaşka bi deneyim. Amerika uzak yer. Dışarı çıkma şansın az ama Avrupa çok göbek. İtalya, İspanya, Fransa,Hollanda,Belçika,Almanya,Macaristan ohooo ve daha sayamicam bi sürü yeer:) Bilet fiyatları 20 30 euroyken gidilmez mi buralara yaa tren istasyonlarınd sabahlanıp size acıyan makinistler açmazlar mı vagonların kapısını girin uyuyun diye:)
Kısacası erasmus=sefalet+çılgınlık+eğlence+mutluluk+....... acayip bi şey yaa... Off diyorum off ağlicam simdi oturupp çok fazla sey yaptım ama malesef ki ben de senin gibi keşke daha cok sey yapsaydım diyorum!!:)
Kardeş olduk dediğn kızdan da ayrılmak eminim fazlasıyla dokunmuştur. Üzülmek için bi sürü neden... Anneyi babayı görünce bi mutlu oluyosun Türkiyeye dönünce ama. Malesef ki o duygu geçiyo yerini Gavuristan hasretine bırakıyo:(:( :)

parfoj dedi ki...

cok sagol guzel dusuncelerin icin =) su anda 18 im ve maalesef hazirlik okudugum icin universiteye seneye basliyorum. yani onumde en az 2-3 yil var erasmus icin. benim gittigim program burslu bir programdi ve tek opsiyon amerikaydi. ben cok istedim hic dilini bilmedigim hic bir fikrim olmayan bir yere gitmeyi fakat iste dedigim gibi. baska bir ulkeye gitseydim kulturel olarak cok daha fazla sey alirdim ve daha cok eglenirdim bence. tabi bir de baska bir ailenin sorumlulugu altinda oldugumuz, araba kullanamadigimiz, kucucuk bi yerde yasadigimiz vs icin yapacak seyler de sinirliydi.

avrupaya gittigin icin cok sanslisin; keske herkes boyle bir deneyim yasayabilse. insanin dunyaya bakisini o kadar degistiren bi olay ki bu, anlatilmaz yasanir.

justuntitled dedi ki...

Amerika'ya gidip sağlam bi altyapı oluşturmuşsun bence harikasın:) Ben dil sınavında 1. oldum, mülakatta da 1. oldum öyle gittim. Ama gidince bi afalladım ki sorma:)) Konuşulanları anlayamıyorum filan off bi garip haldeydim ki:) Tabi o tutuk hallerden kurtuldum zamanla ama...:) Açıkçası Avrupa'ya gidince pek geliştiremiyosun dili, zaten Erasmusluların yüzde 50si İspanyol ve İspanyollar hiç İngilizce bilmezler:) Amerikaya gitmenin bir sıfırlık bi farkı oluşuyo bu konuda:) Ben Felemenkçenin konuşulduğu bi yerdeydim, Felemenkçenin tırt bi dil olduğunu düşünüp kaale alıp derslerine bile gitmedim:D
Önünde dehşet bi fırsat oluşacak ve sen artık çok daha bilinçlisin bilmem farkında mısın:) 1 ay bile zaman verseler eminim artık en iyi sekilde değerlendirirsin. İnşallah gidersinn üniversiteye başladıktan sonra haber ver sana hergün dua edicemmm:):):)

Bu arada kozmetik işini bırak artık da para biriktirmeye başla böyle planların varsa, ne kadar çok para o kadar çok eğlence:D

parfoj dedi ki...

ay ben dilini bilmedigim bir yerde zonk diye kalirdim bence cok iyi atlatmissin sen kultur soku vs durumunu :D

eheheh cok tesekkurler valla simdiden dua etmeye baslarsan cok sevinirim girebiliyim diye bi universiteye :P son senemde bolum degistirmis biri olarak sudan cikmis balik gibiyim su anda.. :P :D

ahaha birak bu isleri diyosun :P haklisin valla ne diyim...seviyorum boyle renkli renkli seyleri yahu...:D

milky dedi ki...

Yolların bir gün o insanlarla o sokaklarda tekrar kesişir umarım.

çok güzel günler olduğu belli. ne güzel bende çok isterdım :)

justuntitled dedi ki...

Teşekkür ederim güzel dileklerin için milky:) Umarım aynı güzellikte günler yaşarsın sen de :*

secil dedi ki...

seni çok iyi anlıyorumm. ben de 6 aylık erasmusla paristeydim. ama şimdi özledigimiz için üzülsek de bunu yaşayabildiğimiz içi çok şanslıyz :)

justuntitled dedi ki...

Acı bi mutluluk yaşatıyo işte şimdi de:) Tabii ki çok şanslıyız :) Paris'e de gittim bi kaç kez... Orada Erasmuslu olmak da başka güzel olurdu ha:)

özlemCan dedi ki...

ne güzel gezip görmen ve bi çok duyguyu yaşaman :)) hangi bölümdeydin ing. ögrtmenliği mi

justuntitled dedi ki...

Teşekkürler:) Ama özlem duymak epey acı :( Alakasız ama Türkçe öğretmenliği:)

özlemCan dedi ki...

acı değil bence çok da güzel iki dil iki insan felsefesini yaşatıyorsun öğrencilerine büyük bir örneksin bunu değerlendirmeliler :) okulun nerede yazılarını okuyorum da yanılmıyorsam memleketinde okuyorsun

justuntitled dedi ki...

Umarım yazdıgın gibi ''öğrencilerim'' olur:) Evet memleketimde okuyorum son senemdeyim. Ama burdan isim vermek istemiyorum çünkü küçücük bi okul küçücük bi şehir. Blogumun acıga cıkması fikri beni biraz ürkütüyo:) O yuzden mail atarsan daha acık secik anlatabilirim :))

özlemCan dedi ki...

tamam öyle yapalım :)

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...